ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ

  • Aynı zamanda öğrenme güçlüğü olarak bilinen disleksi, bir bireyin normal zeka düzeyinde olmasına rağmen dil, okuma, ve yazma becerilerinde sorunlar yaşamasına neden olan bir özel öğrenme bozukluğudur.

    Disleksisi olan bir birey, konuşma seslerini tanısa bile, bunların harfler ya da kelimeler ile olan ilişkilerini öğrenmede zorluk çeker. Genellikle okuma bozukluğu şeklinde gözlemlenen disleksi, aynı zamanda dikkat ve hafızayı da etkileyebilir ve beynin dili işleyen bölgelerini etkiler.
    Disleksi olan bireyler normal zekaya sahiptir ve genellikle görüşleri ile ilgili bir sorun yaşamazlar. Disleksi olan çocukların çoğu özel ders veya özel bir eğitim programı ile okulda başarılı olabilir. Duygusal destek disleksi ile başa çıkma sürecinde oldukça önemli bir rol oynamaktadır.

    Disleksi için belirli bir tedavi olmamasına rağmen, erken teşhis ve müdahale en iyi sonucu verir. Ancak bazı vakalarda disleksi yıllarca teşhis edilmez ve yetişkinliğe kadar tanınmaz, Yine de disleksi için yardım ve destek almak için asla çok geç değildir.
    Disleksi Kaça Ayrılır?
    Disleksi semptomları yaşa ve kişiye bağlı olarak değişiklik gösterebilmektedir. Küçük çocuklarda geç konuşma, yeni kelimeler öğrenmede zorluk çekme ve oyun oynarken sorunlarla karşılaşma gibi durumlar yaşanabilir. Disleksi semptomları, genellikle çocukların okula başlamasıyla birlikte daha da belirgin hale gelir.
    Disleksinin 6 farklı tipi bulunmaktadır. Bunlar;

    Fonolojik Disleksi: Bu disleksi türünde kişiler bazı kelimeleri seslendirmede zorluk çekebilir. Disleksinin bu türünde işitselden daha çok görsel işleme sorunu ön plana çıkar.
    Yüzeysel Disleksi: Sözcüklerin tanınması ve yazılmasında zorluk çekilen türüdür. 
    Görsel disleksi:  Görsel problemlerden (fiziksel nedenlere bağlı) veya görsel işleme bozukluklarından (bilişsel / nörolojik nedenler) kaynaklanan okumada güçlük çekilmesidir.
    Birincil Disleksi: Disleksinin en yaygın türüdür. Beynin sol beyin kabuğu (serebral korteks) tarafında gerçekleşen işlevsel bir bozukluktur ve yaşla değişmez. 
    İkincil (Gelişimsel) Disleksi: İkincil disleksi, fetal gelişimin erken aşamalarında beyin gelişiminde yaşanan problemlerden kaynaklanır. Gelişimsel disleksi, çocuğun büyümesiyle birlikte azalabilir. 

  • Travma Disleksisi: Yetişkin veya çocuklarda, travma veya hastalık nedeniyle beyinde meydana gelen hasara bağlı gelişir.
    Disleksi Ne Zaman Ortaya Çıkar?
    Disleksinin en erken belirtileri, çocukluk çağında gelişir. Özellikle çocukların ses çıkarmayı öğrendikleri 1-2 yaşlarında ortaya çıkar. Bununla birlikte, konuşma gecikmesi olan her insana disleksik denilemez. Geçmişinde okuma güçlüğü öyküsü veya disleksisi olan ailelerin çocukları da yakından izlenmelidir.  

    Disleksik  Bir Çocuğa Sahip Aileler Neler Yapmalı?
    Çocuğunun disleksik olduğunu öğrenen aileler, doğal olarak ona yardım etmek için elinden gelen her şeyi yapmak ister. Disleksiye sahip olan kişilere yardım etmenin en iyi yollarından biri de öğrenme güçlüğü hakkında olabildiğince çok fazla şey öğrenmektir. Çocuğunuz veya sevdikleriniz için ne kadar çok şey yapabileceğinizi gördüğünüzde, hem onun hem de kendi korkularınızı hafifletebilirsiniz. 

    Disleksi hakkında öğrendiğiniz her şey daha bilinçli seçimler yapmanız için size rehberlik edebilir. Çocuğunuz için daha iyi bir eğitim planı oluşturabilirsiniz. Planlı bir eğitim öğrenmeyi kolaylaştırırken aynı zamanda sınıfta arkadaşlarıyla iletişimini de kolaylaştıracaktır. 

    Çocuğunuzun öğrenmesini desteklemek için disleksi öğrencilerine özel tasarlanmış okulları araştırabilirsiniz ve eğitimini bu yönde almasını sağlayabilirsiniz. Çocuğunuzun okulda aldığı eğitimin yanı sıra evde verilen eğitim ve ilgi de hayatının kolaylaşmasına yardımcı olacaktır. 

    Diğer çocukların kolayca öğrendiği konuları, disleksiye sahip bir çocuğun aynı şekilde öğrenmesi oldukça zordur. Bu zor süreçte hem okulda hem de evde desteğiniz ve sabrınız oldukça önemlidir.  Bu zorlu süreçte çocuğunuza sevgi, destek ve sabırla yaklaşmanız gerekecektir.

    Nedenleri
    Disleksinin Sebepleri Nelerdir?
    Disleksi, genellikle aynı ailenin bireylerinde görülür. Beynin okumayı ve dili yöneten bölümünü yöneten genler ile çeşitli çevresel faktörler ile bağlantılı olduğu düşünülmektedir.
    Ailede disleksi veya diğer öğrenme güçlükleri görülmesinin yanı sıra erken doğum veya doğumda düşük ağırlık, hamilelik sırasında fetüsün beyin gelişimini değiştirebilecek nikotine, ilaçlara, alkole veya enfeksiyona maruz kalma ile beynin okumayı sağlayan çeşitli bölümleri arasındaki uyumsuzlukları disleksi riskini yükseltebilir.
    Disleksi, öğrenme zorluğu dahil olmak üzere çeşitli sorunlara yol açabilir. Okuma, diğer okul derslerinin çoğu için temel bir beceri olduğundan, disleksi olan bir çocuk çoğu derste dezavantajlıdır ve akranlarına ayak uydurmakta zorlanabilir.

    Disleksi tedavi edilmediği takdirde, çocuklarda küçük yaştan itibaren özgüven sorunlarına, davranış sorunlarına, kaygıya, saldırganlığa, arkadaşlardan, ebeveynlerden ve öğretmenlerden kaçınmaya yol açabilir.
    Okuma ve yetersizlik bir çocuğun büyüdükçe kendi potansiyeline ulaşmasını engelleyebilir. Bu nedenle yetişkinlerde disleksinin uzun vadeli eğitimsel, sosyal ve ekonomik sonuçları olabilir.

    Disleksi olan çocuklar aynı zamanda dikkat eksikliği / hiperaktivite bozukluğu, yani kısaca DEHB riski altındadır. Bunun tersi de geçerlidir. DEHB, hiperaktivite ve dürtüsel davranışlar nedeniyle disleksiyi tedavi etmeyi zorlaştırabilir.
    Belirtiler
    Disleksi Belirtileri Nelerdir?
    Çocuklarda okula başlamadan önce disleksinin fark edilmesi zor olabilir, ancak böyle bir sorunun varlığına işaret eden bir takım ipuçları önceden fark edilebilir. Bununla birlikte çocuklar okul çağına ulaştığında bir problemi ilk fark eden kişi genellikle öğretmeni olacaktır.

    Disleksinin şiddeti bireyden bireye değişir, ancak durumun ağırlığı genellikle çocuk okumayı öğrenmeye başladığında belirginleşir. Okul öncesi küçük bir çocuğun disleksi riski altında olabileceğine dair işaretler arasında:

    Geç konuşma,
    Yeni kelimeleri öğrenmede yavaşlık,
    Kelimeleri söylerken ses sırasını karıştırma ya da birbirleri ile benzer kelimeler arasında ayırt etmede zorluk çekme,
    Harfler, renkler ve sayıların isimlerini hatırlamada zorluk çekme,  
    Tekerleme söylemede ya da kafiyeleri öğrenmede zorluk çekme bulunur.
    Okul çağı gelmiş bir çocukta disleksi belirtileri ve semptomları daha belirgin hale gelebilir. Bunlar arasında:

    Yaşına göre beklenen seviyenin altında okuyabilme,
    Duyduklarını anlama ve kavramada sorunlar yaşama,  
    Doğru kelimeyi bulma veya sorulara cevap oluşturmada zorluk çekme,
    Çeşitli nesnelerin sıralamasını hatırlamada zorluk çekme,
    Harfler veya kelimeler arasındaki benzerliklerle farklılıkları görmede / işitmede zorluk çekme
    Yabancı bir kelimeyi telaffuz ederken güçlük yaşama,
    Heceleme ve imlada zorluk yaşama,
    Okuma ödevlerini normalden uzun sürede tamamlama,
    Okuma içeren faaliyetlerden kaçınma bulunur.
    Gençler ve yetişkinlerde disleksi emareleri, çocuklukta görülen belirtiler ile benzerdir. Gençler ve yetişkinlerde görülen bazı yaygın disleksi belirtileri ve semptomları arasında:

    Okuma ya da yüksek sesle okuma sırasında güçlük çekme,
    Yavaş ve zorla okuma/yazma
    Hecelemede zorluk,
    Okuma içeren faaliyetlerden kaçınma,  
    İsimleri veya kelimeleri telaffuz edememe veya hatırlama zorlukları,  
    İçindeki kelimelerden kolaylıkla anlaşılamayacak şaka ya da ifadeleri anlama zorlukları,
    Okumayı veya yazmayı içeren faaliyetleriçin beklenmedik sürelere ihtiyaç duyma,
    Hikaye özetlemede zorluk,
    Yabancı bir dili öğrenmede zorluk,
    Ezberlemede zorluk,   
    Matematik problemlerini çözmede zorluk bulunur.
    Çoğu çocuk anaokulu veya birinci sınıf başında okumayı öğrenmeye hazır olsa da, disleksi olan çocuklar genellikle o zamana kadar okumanın temellerini kavrayamazlar.

    Eğer bir çocuğun okuma seviyesi yaşı için beklenenin altında ise veya diğer disleksi belirtileri fark edildiyse, bir doktora başvurulması tavsiye edilir. Disleksi teşhis ve tedavi edilmezse, çocukluk döneminde başlayan okuma güçlüğü yetişkinliğe kadar devam edecektir.

    Tanı Yöntemleri
    Disleksi Teşhisi Nasıl Konulur
    Disleksi teşhis edebilecek belirli ve tek bir test yoktur, ancak teşhis esnasında bir dizi faktör göz önünde bulundurulur:
    Başvurulan doktor çocuğun gelişimi, eğitim sorunları ve tıbbi geçmişi hakkında sorular sorarak, aile üyelerinin herhangi bir öğrenme özrü olup olmadığı da dahil olmak üzere, ailede mevcut herhangi bir tıbbi durum hakkında bilgi edinmek isteyecektir.
    Doktor evde strese yol açacak herhangi bir sorun olup olmadığını belirlemek üzere aile ve ev yaşamı hakkında sorular sorabilir.
    Doktor çocuğun, aile üyelerinin veya öğretmenlerin cevaplaması için yazılı sorular içeren bir anket verebilir. Çocuğun okuma ve dil becerilerini belirlemek için bazı testleri yapmasını isteyebilir.
    Doktor tarafından gerçekleştirilecek görme, işitme ve nörolojik testler başka bir tıbbi bozukluğun çocukta zayıf okuma yeteneğine neden olup olmadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
    Doktor çocuğunuzun zihinsel sağlığını daha iyi anlamak için çocuğa ve ebeveynlerine psikolojik testlerde bulunan soruları sorabilir. Bu sayede sosyal sorunların, kaygı veya depresyonun çocuğun yeteneklerini sınırlayıp sınırlayamadığını belirlemeye yardımcı olabilir.
    Okuma ve diğer akademik becerileri test etmek üzere çocuğa bir dizi eğitim testi yapılabilir. Bu testler sayesinde bir okuma uzmanı tarafından çocuğun okuma becerisinin seviyesi ve kalitesi analiz edilebilir.

    Disleksi Nasıl Tedavi Edilir?
    Disleksi tedavisi için sorunun altında yatan beyin anormalliklerini düzeltmenin bilinen bir yolu yoktur. Ne yazık ki disleksi yaşam boyu süren bir sorundur. Bununla birlikte, bireyin kendisine özel ihtiyaçlarını ve uygun tedaviyi belirlemek için yapılacak erken tespit ve değerlendirme başarıyı artırabilir.
    Disleksi Eğitimi ve Eğitim Teknikleri
    Disleksi belirli eğitim yaklaşımları ve teknikleri kullanılarak tedavi edilir ve müdahale ne kadar erken başlarsa o kadar etkili olur. Yapılacak psikolojik testler çocuğun öğretmenlerinin uygun bir öğretim programı geliştirmesine yardımcı olacaktır.

    Öğretmenler çocuğun okuma becerilerini geliştirmek için işitme, görme ve dokunma tekniklerini kullanabilirler. Bir çocuğa öğrenmek için farklı duyular kullanmalarına yardımcı olmak - örneğin, bir dersi kayıttan dinlemek ve derste kullanılan harflerin şekli ile konuşulan kelimeleri parmakla çizmek - bilgilerin beyine işlenmesine dolaylı olarak yardımcı olabilir.

    Disleksi tedavisi örnek olarak:

    Kelimeleri oluşturan en küçük sesleri, yani fonemleri ya da ses birimlerini tanımayı ve kullanmayı öğrenmeyi,
    Harflerin ve harf dizelerinin bu sesleri ve kelimeleri temsil ettiğini, yani fonetiği ya da seslendirmeyi anlamayı,
    Okuduğunu anlamayı,  
    Okumayı düzeltmek, akıcılığını ve hızını artırmak için yüksek sesle okumayı,
    Tanınan ve anlaşılan sözcüklerden oluşan bir kelime haznesi oluşturmayı öğrenmede bireye yardım etmeye odaklanabilir.
    Mümkün olduğu kadar bir okuma uzmanıyla gerçekleştirilen özel ders oturumları disleksi olan bireyler için yararlı olabilir. Eğer okuma engeli daha ciddiyse, özel dersin daha sık gerçekleşmesi gerekebilir veya ilerleme daha yavaş gerçekleşebilir.

    Anaokulunda veya ilkokul başlangıcında sınıfta ek yardım alan disleksik okuma becerilerini ilkokul ve lisede başarılı olacak kadar geliştirir. Ancak daha üst sınıflara kadar destek ve yardım almayan çocuklar iyi okumak için gerekli becerileri öğrenmekte daha fazla zorluk çekebilirler.

    Bu durumda çocukların akademik olarak geride kalmaları muhtemeldir. Şiddetli disleksi olan bir çocuğun okuması hayat boyu kolay olmayabilir, ancak bu çocuğun okumasına ve okul performansı ile yaşam kalitesini artıracak stratejiler geliştirecek becerileri öğrenmesine engel değildir.

    Ebeveynler disleksi sorunu olan bir çocuğun başarılı olmasına yardımcı olmada çok önemli bir rol oynarlar. Bunun için sorunun erkenden ele alınması tavsiye edilir. Disleksi şüphesi varsa, çocuğun doktoru ile iletişime geçilmelidir. Bununla birlikte çocuğa yüksek sesle bir şeyler okumak tavsiye edilir.

    Bunun için çocuk 6 aylıkken ve hatta daha da küçükken başlamak en iyisidir. Çocukla birlikte sesli kaydedilmiş kitapları dinlemek bir başka yöntemdir. Zaman içerisinde çocuk büyüdükçe, hikayeleri çocuğa anlattıktan sonra bir defa da birlikte okunması tavsiye edilir.

    Çocuğun okulu ve öğretmenleriyle birlikte çalışıp, okulda nasıl başarılı olabileceğine dair ortak bir strateji belirlenmesi tavsiye edilir. Bununla birlikte okuma zamanı teşvik edilmelidir. Hemen her çocuğun okuma becerilerini geliştirmesi için okuma alıştırması yapması gerekir.

    Bunun için ebeveynin de örnek olması tavsiye edilir. Eğer ebeveyn gün içinde belli bir süreyi kendisi okumaya ayırırsa, çocuk bunu örnek alacak ve okumanın eğlenceli olabileceğini görebilecektir.

Hızlı iletisim
  • 0212 689 58 58
  • 0553 293 83 05 - 0553 293 83 02
  • info@esenyurtrehabilitasyon.com.tr
Bizimle İletişime Geçin
Hızlı iletisim